“Sabah erken saatlerde uyanmak… Hangi seansa gireceğini, karşılaşacağın yeni yüzlerin ve tanışacağın yeni çocukların merakıyla yola koyulmak…
Sabah erken saatlerde uyanmak… Aceleyle otobüse zamanında yetişip Fındıkzade’de okula ulaşmak. Çünkü biliyorsun ki seni görmeyi bekleyen ve sana ihtiyacı olan insanlar var…
Sabah erken saatlerde uyanmak… Katılacağın aktiviteleri düşünmek… Karşılaşacağın zorlukları, bu zorlukların üstesinden nasıl geleceğini ve tüm bunlardan neler öğreneceğinin ve seni nasıl daha güçlü kılacağının merakıyla okula ulaşmak…
Sabah erken saatlerde uyanmak… Çocukların yüzlerindeki masum gülümsemeyi görmeyi umut etmek ve gözlerindeki mutluluktan neşeye ve hatta hüzne ve çocuk kalplerindeki korkuya kadar tüm duyguları yansıtan sihirli parıltıya şahit olmak…
Tüm bunlar ve eklenecek pek çok güzel anı benim için Travmaya Duyarlı Okullar projesinin anlamı demek. Çocukların gülümsemesini, umudu onlara geri vermek ve gizli kalmış yeteneklerinin, becerilerinin açığa çıkmasına alan tanımak demek. Aynı zamanda çocuklara yardım etmek, öğretmenlerin ve gönüllülerin kendi iç dünyalarını keşfetmelerine olanak sağlamak demek…
Bu unutulmaz deneyim için Maya Vakfı’na çok teşekkür ederim. Umuyorum ki günler geçtikçe daha da büyür ve daha çok insanın hayatına umut tohumları ekmesine yardım edersiniz.
Sevgi ve şükranlarımla…